Architecture in Around: Sport

   Bu yazıyı Türkçe okumak için sayfayı aşağı kaydırabilirsiniz.   

All we have some hobbies like sport, literature, travelling, music, cuisines.. So, that means we already doing architecture, we are closely connected with it. In this article, we will try to let the architecture out from the definition of ‘designing building’, and we will comprehend the soul of architecture more.

ART, ARCHITECTURE AND SPORTS

In branch of sports, there are some rules and dimensions; and, the ultimate aim is making score according to these rules. In other words, from a general perspective, football and other sports can not be considered within art category. This is because, football has been practised in the area of canonical rules like scientific paradigms. None of physicists starts a research by ignoring the law of gravity just as a football player would not try to make score from outside of the field markings. On the other hand, it should not be forgotten that art is in everywhere that there are interpretations of human. The artistic thing do not(and can not) attempt to write its own rules, but it perceives+practises the rules, that known commonly, differently than generic perspectives. In this regard; there are numerous types of alternative methods for producing score, asisting, setting the play that will bring the goal. By exploring and creating these alternative methods, one produces artistic compositions. Architecture means searching for alternatives of artistic compositions.

Of course, we do not see this type of architecture(the real architecture) in our arounds so many. Therefore, there are very limited group of people producing their products by using architectural researching methods.

 

 

 

So now, we can feel the architectural process behind (for ex.) the serving plate that elaborated; such as a building designed by an architect. Moreover, lets give more marginal example: An evening, a  man watching his favourite football match, there is a goal and man suddenly whoops. In this case, this man is actually get excited of feeling the art on the pitch and then get whooped. This man has architectural culture, but probably he was not aware of it while shouting. But how? How can a goal can be an architectural product?

WHY DESIGNERS SHOULD WATCH SPORTS MORE?

If we re-watch the goal and its background carefully, we can realize the relationships among all players(passes, yellings, gestures and mimics etc.). All of these relational elements gathered in a meaningful way and had brought the meaningful result: the goal score. Shortly, this goal is a work of collective architecture.

 

All the passes on the pitch were different experiments for ultimate result. All of them made by thinking the most appropriate scenario for score. All the shots shooted with the thought of being close to the meaningfulness/beautifulness. Therefore, the process for the final goal are just same like process of designing a building.

CEOs, architects, engineers, and the other ‘producers’ can improve themselves just by watching the football matches carefully. There are lots of things to get inspired in master players’ movements and decisions at critical moments during the matches. They are running, challenging, losing, re-trying, pullbacking, teamworking, communicating and so on.. All of these actions are about being human.

The ones want to be professional in designing should observe all diversed efforts made for meaningful results without exceptions of other design and production branches. This observations will give us rich background and ensure us to be more unique designer. Besides, these observations will teach our eyes to comprehending the world like full of design.

In this article we learned how to enlarge our designer capabilities by observing our around correctly. And we learned that we are living in a unique cosmos that deserves to be thought about.

So lets look to around again and again, and be captivated..

Mimarlık Her Yerde – Futbol

Hepimizin, ilgisini çeken konular vardır. Spor, edebiyat, seyahat, müzik, mutfak … O halde biz zaten mimarlık yapıyoruz, onunla iç içeyiz. Bu yazıda mimarlığı ‘bina yapma sanatı’ tanımından kurtarmaya ve mimarlığı özünden kavramaya çalışacağız.

Spor branşlarında kurallar vardır ve tek anlam arayışı bu kurallar çerçevesinde skor yapmak üzerinedir. Yani genel bir bakışla futbol ve diğer sporlar sanat kategorisi altında değerlendirilemezler, çünkü bilimsel bir paradigma gibi kabul edilmiş kurallar çerçevesinde icra edilirler. Hiçbir fizikçi yerçekimini yoksayarak araştırma yürütemeyeceği gibi hiçbir futbolcu da korner çizgisini geçerek gol atmayı denemez. Ancak sanat, insani yorumlamanın olduğu her yerde kaçınılmaz olarak vardır. Sanatsal olan kendi kurallarını yazma amacı güden değil; evrensel veya lokal, hayali veya görünür kuralları genele göründüğünden farklı uygulayan ve algılayan/algılatandır. Bu bağlamda gol atma, asist yapma, daha defanstan golü hazırlayan oyunları başlatma gibi hamleleri üretmenin sayılması mümkün olmayan biçimleri mümkündür. Bu biçimlerin her bir ortaya çıkarılmasıyla üretilen her bir kompozisyona sanatsal üretim diyoruz. Mimarlık fiili bu kompozisyonları araştırmak anlamına gelir. Her bina üretiminde bu türden mimari bir araştırma sürecini görmüyoruz tabiki bildiğiniz ve gördüğünüz gibi. Dolayısıyla bahsettiğim mimarlık fiili, üretime dayalı çalışmalar yapan insanların(mimar, mühendis, aşçı, sporcu …) çok az bir kısmının yapmayı başarabildiği bir fiildir.

Bu açıdan baktığımızda özenle hazırlanmış bir yemeğin, en az bir bina kadar mimari bir süreç sonucunda ortaya çıktığını farkedebiliriz. Hatta konuyu irdelemek açısından daha uç örnekler verelim: Akşam evinde rahatça uzanıp maç izlerken, atılan bir gole sevinen adam aslında bir mimari eser karşısında heyecanlanmıştır. O adamda mimari kültür mevcuttur. Sadece bunun farkında değildir. Peki nasıl olurda bir gol bir mimari eser olabilir?

Bir golü 5-10 dakika(bu süre çok değişkenlik gösterebilir) öncesinden dikkatlice izlediğimizde farkedeceğiz ki sahada mimarlığa dair bir şeyler var. Verilen her bir pas, orta saha oyuncularının defans ve forvet oyuncularıyla kurdukları ilişkiler(paslar, bağrışmalar, hareketler…) , son anda rakibi şaşırtıp 2 saniye kazanarak açılan o mükemmel orta, açılan ortaya zıplayan ve kafasıyla topu kalecinin bulunduğu fiziksel pozisyon ve lokasyon sebebiyle ulaşmasının mümkün olmadığı bir noktaya ileten sporcu.. Tüm bu gelişmeler, ufak hamleler anlamlı bir bütün oluşturmak için aralarında çeşitli ilişkiler kurularak o mükemmel gole ulaşıldı. İşte bu gol, kolektif bir mimarlık eseridir. Bu insani bir güdüdür. İnsanın söz konusu olduğu her yerde mimarlık ortaya çıkar diyebiliriz.

Verilen her bir pas belki proje buradan gelişir diye düşünülerek verilen bir tasarımsal denemedir. Verilen her karar bir tasarım kararıdır. Çekilen her bir şut, anlama ve güzel olana duyulan yakınlık hissinden gelen heyecanla atılmıştır. Bu deneme ve insiyatiflere bağlı süreç, mimari bir projenin geliştirilmesi sürecinden farksızdır. Usta futbolcuların maçın kritik dakikalarında veriştikleri paslardan, aldıkları insiyatiflerden, cesaretlerinden, denemelerinden; şirket yöneticilerinin, mimarların, mühendislerin ve işi öyle yada böyle üretime dayalı olan herkesin öğreneceği çok şey vardır. Oradaki her bir yöneliş, pas, deneme şutları, gerektiğinde geriye dönmeler hep hayata ve insan olmaya dairdir.

Mimarlığı profesyonel anlamda icra etmek isteyenler(Mimar, Aşçı, Ressam, Sporcu .. ) branş ayrımı yapmadan evrendeki her olay ve nesnedeki ‘parçalar arasında ilişki kurma anlayışlarını ve çeşitliliklerini’ gözlemlemeli ve tasarım kültürlerini geliştirmelidirler. Sanıyorum ki göz eğitimi denen şey de budur. Bu görünmeyen ilişkileri görmek bizleri kendi uygulamalarımızda (bina tasarlama, yemek tasarlama, beste tasarlama, gol tasarlama ..) çok daha özgün ve zengin kılacaktır.

Bu yazıda parçaların bir araya geliş biçimlerinin gözlemlenmesi yoluyla tasarım kültürümüzü geliştirebileceğimizi ve tüm evrenin ilhamlarla dopdolu olduğuna değindik.

Geriye çevremize doyasıya bakmak ve bakmak, hayran kalmak kalıyor…

 

You may also like...